Gestalt terapi teknikleri ile tanınır. Birçoğumuzun gestalt terapi denilince aklına boş sandalye tekniği gelir. Bu yazıda biçimsel yaklaşmaktan ziyade gestalt terapi tekniklerinin neleri amaçladığını sordum. Vaka örnekleri ile açıklamaya gayret ettim.
Gestalt terapi, bilişsel davranışçı terapi ya da psikodinamik bakış açılarının çalıştığı davranış, düşünce ya da analizlerin gerçek resmi ortaya koymadığını öngörür. Bunların tümü bilinç dışı yanılgılara açıktır. Bu nedenle, şimdi ve burada uygulanabilecek birçok farklı çalışma şekli geliştirilmiştir.
Teknikler yalnızca araçtır; esas olan metodoloji, ilişki biçimi ve terapistin tutumudur.
Gestalt terapi, bireyin duygusal derinliklerine ulaşmayı amaçlayan bir yaklaşımdır ve bu süreçte çeşitli tekniklerden yararlanılır. Ancak tekniklerin kendisinden çok, terapötik ilişkinin diyalog odaklı yapısı ve deneyimsel yönü ön plandadır. Terapi süreci, yaşantıların burada ve şimdi’de deneyimlenmesine olanak tanıyacak şekilde yapılandırılır.
Gestalt terapide beden dili, diğer birçok terapi yaklaşımına kıyasla daha merkezi bir rol oynar. Bireyin bedensel ifadeleri, duygusal sürecin önemli bir parçası olarak ele alınır.
Grup çalışmaları söz konusu olduğunda, üzerinde çalışılacak meseleleri gündeme getiren katılımcılar genellikle gönüllülük esasına göre seçilir. Bu, kişinin kendi sürecine aktif katılımını teşvik eder.
Başlıca gestalt terapi teknikleri
1) Gestalt terapi teknikleri – Rüyalarla çalışma
Sigmund Freud, rüyalara psikanalitik bir perspektiften yaklaşır. Ona göre rüyalar, bastırılmış dürtü ve arzuların sansürlenmiş ve çarpıtılmış ifadeleridir. Rüyalar bilinç düzeyine doğrudan değil, dolaylı ve örtük bir biçimde ulaşırlar; yani eğilip bükülmüş, müphem ve bozunmuş ürünlerdir. Bu çarpıtmanın nedeni, bilinçdışının içeriklerinin sansür mekanizmasından geçmeden doğrudan bilince ulaşamamasıdır.
“Rüyalar, bilinçdışına giden kral yoludur.” – Sigmund Freud
“Rüya, bir isteğin gizlice gerçekleşmesidir.” – Sigmund Freud
Fritz Perls ise rüyalara oldukça farklı bir bakış açısıyla yaklaşır. Ona göre rüyalar, bastırılmış arzuların gerçekleşmesi ya da bilinçdışındaki içeriklerin yüzeye çıkması değildir. Rüyalar, kişinin kişiliğinde yer alan ve genellikle farkında olmadığı yönlerinin dışavurumudur. Rüyada gördüğümüz her unsur, aslında kendimizle ilgilidir ve kişiliğimizin bir yönünü temsil eder. Bu parçalar bir araya geldiğinde bütünlüğümüzü oluştururlar. Gestalt terapide rüya, bu yönlerin fark edilip bütünleştirilmesi için bir fırsat olarak değerlendirilir.
“Rüyayı yapan sizsiniz. Rüyaya ne ekliyorsanız, bu sizde olan bir şey olmalı.” – Fritz Perls
Örneğin, danışan rüyasında bir trenden el sallarken kendini görmüş olsun. Gestalt terapi bakış açısıyla, bu rüyada el sallayan kişi de, vedalaştığı kişi de, trenin kendisi de danışanın bir yönünü temsil eder. Birey, kendi iç dünyasındaki farklı yönleri yansıtarak bir sahne kurmuştur. Bu sahnede, dışarıdan bakıldığında kişiler veya nesneler varmış gibi görünse de, hepsi kişinin içsel gerçekliğinin parçalarıdır.
Gestalt terapiye göre, rüyalarda en sık görülen savunma mekanizması bastırma değil, **yansıtma (projection)**dır. Kişi, içsel çatışmalarını ya da bastırdığı yönlerini rüya içeriğine yansıtarak ifade eder.
Rüyalar, bütünleşmenin kral yoludur.
Rüyalar, varoluşsal bir mesaj iletirler ve bu mesaj, rüya çalışması sürecinde anlamlandırılmaya çalışılır.
Gestalt terapide rüya çalışmasının amacı, danışanın bu varoluşsal mesajı fark etmesi ve rüyadaki parçalarıyla temas kurarak içsel bütünlüğünü yeniden inşa etmesidir.
Rüya çalışmasının amacı
Gestalt terapiye göre rüya analizindeki temel amaç yansıtılan parçaların fark edilmesi ve zamanla bütünleştirilmesidir. Bu bütünleşmenin gerçekleşebilmesi için, danışanın kendine ait bu çeşitli yönlerin farkına varması, onları kabul edebilmesi ve bütünleşmesi gerekir.
Terapist, danışanından rüyadaki farklı rolleri almasını ve bunlar arasında diyalog kurmasını isteyebilir. Böylelikle danışan, farkına varmadığı dileklerinin, arzularının, kaygılarının farkına varabilir.
Gestalt terapide rüyaları analiz etmeyiz. Biz çok daha ilginç bir şey yapıyoruz. Analiz ederek daha da parçalamaktansa rüyaları tekrar yaşama döndürüyoruz. – Fritz Perls
Rüyaları yorumlama yöntemi
Danışan, serbest çağrışım yapar; bu sırada terapist, ortaya çıkan ve yinelenen sembolleri çözümler, temaları tespit eder. Yorum çoğunlukla terapist tarafından yapılır. Danışana, farkındalık kazanabilmesi için zaman tanınır.
Psikodinamik yaklaşımda rüya analizi terapistler tarafından yapılırken, Gestalt terapide rüya ile ilgili tüm çalışma danışan tarafından gerçekleştirilir. Gestalt terapistler rüyalarla çalışırlar; ancak rüyaları analiz etmezler.
Fritz Perls’in rüya çalışmalarını izlerseniz, danışanlarına rüyalarını şimdiki zamanda anlattırdığını görebilirsiniz. Bu, Gestalt terapide sıkça uygulanan bir tekniktir.
Psikoterapist, bu süreçte kolaylaştırıcı ve farkındalık sürecini destekleyen bir roldedir.
Psikodramada olduğu gibi, Gestalt terapide de danışan, rüyasındaki farklı rolleri üstlenerek kendi değişik yönleriyle diyalog kurabilir. Bu çalışma, danışanın bastırdığı ya da farkında olmadığı yönleriyle temas etmesini sağlar.
Psikanaliz | Gestalt Terapi | |
---|---|---|
Rüya Yorumu Yaklaşımı | Bilinçdışı arzuların sembolik ve çarpıtılmış ifadesi | Kişiliğin parçalarının ifadesi ve bütünleşme aracı |
Sembol Yorumu | Evrensel anlamlar, kültürel çağrışımlar | Kişisel ve deneyimsel anlamlar |
Danışanın Rolü | Daha pasif, anlam terapist tarafından sunulur | Aktif, anlam danışanın deneyiminden çıkar |
Terapistin Rolü | Yorumlayan, bilinçdışı içeriği açığa çıkaran | Kolaylaştırıcı, farkındalık sürecini destekleyen |
Hedef | Bilinçdışı içeriğin açığa çıkarılması | Kişinin parçalarını tanıyıp bütünleştirmesi |
Gestalt terapi rüya çalışması – Vaka örneği 1
Danışan, grup terapisi sürecinde kendisini etkileyen bir rüyasını paylaşır.
[Genç kadın danışan, ebeveynlerinin evindedir. Ailesi ondan dışarı çıkıp patates toplamasını ister. Ancak o dönemde aile aslında patates yetiştirmemektedir. Danışan, rüyasında giderek oldukça büyük boyda altı tane patates toplar. Fakat bu patatesler çok tuhaf görünmektedir; üzerlerinde dikenler vardır. Danışan, dikenlerine rağmen incinmeden patatesleri toplayıp mutfağa getirir. Mutfağa geldiğinde yeme kitabını alır ve duvara atar. Tam o sırada uyanır.]
Psikoterapist, danışandan rüyasını şimdiki zamanda anlatmasını ister.
Danışan: Şu anda mutfaktayım, elimde altı tane dikenli büyük patates var.
Psikoterapist: Mutfakta kendini nasıl hissediyorsun?
Danışan: Kızgın ve kırgın hissediyorum. Bu patatesleri toplamayı aslında istememiştim.
Psikoterapist: Sonra ne oluyor?
Danışan: Eski, kullanılmış yemek kitabımın farkına vardım.
Psikoterapist: Yemek kitabın olur musun? Şu anda yemek kitabın olarak neler hissediyorsun?
Danışan: Çok sevilmiş ve kullanılmış hissediyorum.
Psikoterapist: Çok sevilmiş ve kullanılmış…
Danışan: Kullanılmış. Daha önce bunu fark etmemiştim. Ama evet, kullanılmış hissediyorum.
Psikoterapist: …[Danışanın adı]…’nın seni alıp fırlatmasından dolayı kendini nasıl hissediyorsun?
Danışan: Kızgın değilim. Anlıyorum, öfkeli. Ama bu öfke bana değil.
Psikoterapist: Şimdi tekrar kendin ol. Yemek kitabına baktığında neler hissediyorsun?
Danışan: Yemek kitabını seviyorum. Yıllardır ailemin elinde. Ama artık onunla sınırlandırılmak istemiyorum. Kendi istediğim şeyleri yapmak, zamanla kendim öğrenmek istiyorum. Yemek kitabını kullanırsam kuralları takip etmem gerekecek. Kurallara uymaktan yoruldum.
Terapi süreci içinde danışan, “kurallara uymak istemediğini, ‘iyi kız’ olmaktan bıktığını” ifade eder. Bunun yerine kendi dünyasını kurmak istediğini dile getirir.
Gestalt terapi rüya çalışması – Vaka örneği 2
[Dul olan kadın danışan, kısa bir süre önce ikinci evliliğini yapmıştır. Çok yakın bir arkadaşını gördüğü rüyanın bir felaketin habercisi olup olmadığı konusunda kaygılar taşımaktadır.]
Psikoterapist: Rüyanı şimdiki zamanda anlatır mısın?
Danışan: Odaya doğru yöneliyorum. Sanırım kendi evimin bir odası. İki kişi tartışıyorlar. Adam kadına, “Beni sevmiyorsun,” diyor. Kadın ise çok meşgul olduğunu, ona hiç vakit ayıramadığını söylüyor. Kadın ona bakıyor ve kızgın görünüyor… Konuşmaya başlıyor ama sonra duruyor. Arkasını dönüp gidiyor. O anda çifti tanıdım, çok yakın arkadaşlarım. Daha sonra korkuyla uyandım ve nefes nefese kaldım. Bu kadar.
Psikoterapist: Şu anda nefesin nasıl?
Danışan: Çok iyi sayılmaz.
Psikoterapist: Rahat nefes almaya çalışmanı istiyorum. [Danışan nefes almaya çalışıyor.] Şimdi rüyandaki adam olmanı istiyorum. Kendini tarif eder misin?
Danışan: Uzunum ve dik duruyorum. Koyu renkli bir takım elbise giymişim.
Psikoterapist: Peki, şimdi kadına ne söylersin?
Danışan: Seni sevdiğimi görmüyor musun? Bana yakın olmanı istiyorum. Senin bu kaçışların kafamı karıştırıyor. Ne yapmak istediğini anlamıyorum. Beni terk etmen korkutuyor.
Psikoterapist: Senin cevabın ne olur buna?
Danışan: Seni seviyorum. [Heyecanlı görünür.] Aman Allah’ım! [Terapiste döner.] Bu benim kendi kocam. [Hayalindeki kocasına döner.] Evet, seni seviyorum, ama kendim için yapacaklarım da var.
Psikoterapist: Tekrar söyler misin bunu?
Danışan: Seni seviyorum, fakat kendim için yapacaklarım da var.
Psikoterapist: Kocana, kendin için neler yapacağını söyle.
Danışan: Kim olduğumu bulmam gerekiyor. Bazen tek başıma gitmeliyim, yalnız kalmalıyım. Ama seni terk etmiyorum. Sadece her ikisini de yapmak zorundayım. Seni incitmek istemiyorum, fakat yapmam gerekenleri de yapmalıyım. Kendi hayatımla ve kendimle ilgilenmeliyim.
[Danışan oldukça coşkulu görünür ve terapiste dönerek şöyle der:] “Bunu kendime bile itiraf edemiyordum. Çok kısa bir süre önce evlendik ve onun sahiplenici tavrını hissediyorum. Bu benim için çok fazla. Kendi ayaklarımın üzerinde durmalıyım.”
Psikoterapist: “Seni seviyorum ve kendim için yapmam gerekenler de var, kendi başıma.” Bunu eşine söyleyebilir misin?
Danışan: [Tereddütlü.] Seni seviyorum ve yapmam gerekenler, yapmam gereken şeyler var… Kendim için.
Psikoterapist: Burada durmak istiyorum.
Danışan: Teşekkür ederim.
Gestalt terapi rüya çalışması – Vaka örneği 3
Danışan, rüyasında bir tavan arasında olduğunu görmüştür. Terapist, kendisinden tavan arası rolünü üstlenmesini istediğinde, danışan köşelere uzanmak istemediğinin farkına varır. Bu köşeler, danışanın görmezden geldiği kaynakları ya da bastırılmış bir travmayı temsil ediyor olabilir. Danışan, kaçındığı bu yönlerinin farkına vararak onlarla bütünleşme fırsatı bulabilir.
İlginizi çekebilir: Yas sürecinde olan bir danışanla gestalt rüya çalışması
2) Gestalt terapi teknikleri – Deneyler
Gestalt terapide, danışanın meseleleri üzerinde analiz yapılarak tartışma yapılmaz. Geçmişte ve şu anda bireyi rahatsız eden konular, terapist ile danışan arasındaki ilişki içinde günümüze getirilerek üzerinde çalışılır. Bu süreçte birçok deney yapılır ve bu deneyler genellikle spontan olarak gelişir.
Gestalt terapide sadece konuşmakla kalınmaz; seans içinde deneyimlemeye geçilir.
Deneyler; hayal etme, hareket etme, konuşma, nefes alma gibi farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Gestalt terapistler bu deneylerde aktif rol oynarlar.
Deneylerin yapılabilmesi ve yaratıcı adımlar atılabilmesi için gerekli koşullar şunlardır:
-
Terapinin koşulsuz kabul ortamı sağlaması
-
Terapistin otoriter ve baskıcı olmaması
-
Terapistin danışanı düzeltme çabasında olmaması
-
Danışanın kazandığı içgörüyle değişip değişmeme konusunda otonom bırakılması
-
Grup terapisi sürecinde, grup üyelerinin danışanın iç kaynaklarına güvenerek destekleyici olmaları
Gestalt terapi deneyler – Vaka örneği 4
Terapist: Bana küçük küçük nefes alarak konuşmak oldukça zor geliyor. Siz konuşurken sürekli kısa nefesler alıyorsunuz. Aynı şekilde nefes almaya devam edin, ancak bu sefer konuşmaya çalışmak yerine duygularınıza odaklansanız nasıl olur?
Danışan: [Deneme yapar] Korku. Gerçekten büyük bir korku. [Yeniden dener, bu sefer “yapamam” kelimesini söylerken daha derin nefes alır.]
Terapist: “Yapamam.” Gözlerinizde büyük bir korku görüyorum. Bunu söylerken kaç yaşında hissediyorsunuz kendinizi?
Danışan: Yaklaşık yedi yaşındayım.
Terapist: Ve bunu kime söylüyorsunuz?
Danışan: Aklıma tek gelen… Yaramazlık yapmıştım. Babam odama gitmemi, çamaşırımı çıkarmamı ve onu beklememi söyledi. [Danışan bu sırada elini çantasına doğru uzatır. Seansın bitmesine on dakika kalmıştır ama gitmek istercesine kapıya yönelir.]
Bu vaka örneğinden küçük bir kesit paylaştım. Basit bir nefesle ilgili deneyin ne kadar güçlü etkileri olabileceğini görüyoruz. Terapide bazen bu tür minimum müdahaleler maksimum etki yaratabilir.
“Psikoterapide ve tıpta küçük, neredeyse fark edilmeyecek kadar küçük dönüşler, büyük etkiler yaratırlar.”
— Dr. Burkhard Peter
İlginizi çekebilir: Maksimum etki yaratan minimum müdahaleler
3) Gestalt terapi teknikleri – Beden dilini abartma
Gestalt terapide danışanın beden dili oldukça önemlidir. Örneğin; kendine güveni olduğunu söyleyen danışan sürekli göz kontağı kurmaktan kaçınıyorsa bunun üzerine gidilir.
Danışan yavaşlamaya, gözlem yapmaya, vücudunun farkına varmaya davet edilebilir.
Psikoterapist: Bana oldukça üzücü bir şey söylüyorsunuz, fakat yüzünüzde gülümseme var… Eliniz yumruk halini aldı…
Danışanın elini ters bir şekilde kanepeye vurarak bir şey söylediğini düşünün. Terapist bunu danışandan tekrar etmesini abartarak yinelemesini isteyebilir. Bu şekilde farkındalığı artabilir.
Benzer şekilde uyumlu olmayan üzüntülü bir şeyden bahsederken gülme, kaş çatma gibi mimikler de yine tekrarlanabilir.
Beden dili dışında terapist, danışandan belirli bir duyguda, düşüncede kalmasını da isteyebilir. Danışandan, beden dili dışında sözlü olarak ifade ettiği duyguyu abartılı bir şekilde yaşaması istenebilir. Abartma, o duyguyu kabul ve o duyguda kalma ile ilişkilidir.
Erkek danışan annesinden bahsederken hiçbir duygu ifadesi göstermez. Terapist, danışanından annesi gibi hareket etmesini, yürümesini, duruş sergilemesini ister. Danışan, annesi gibi pozlara girdiğinde yoğun duygular hissetmeye başlar.
4) Gestalt terapi teknikleri – Sorumluluk alırım
Sorumluluk alırım. Gestalt terapi teknikleri arasında yer alan bir uygulama da şudur. Danışandan her cümlesinde “sorumluluk alırım” demesi istenir.
5) Gestalt terapi teknikleri – Boş sandalye tekniği
Gestalt terapi teknikleri arasında en çok bilinen boş sandalye tekniğidir. Maalesef gestalt terapinin değerlerine bağlı kalmadan yalnızca bir psikoterapi tekniği olarak uygunlandığı için birçok kereler yanlış uygulanır.
Vaka örneği incelemesi ile ayrıntılı olarak başka bir yazımda ele aldım bu konuyu: Boş sandalye tekniği
Diğer gestalt terapi teknikleri
Zıttını Tasavvur Etme Deneyi
Savunma mekanizmalarımız (inkar, bastırma vb.), öğrendiklerimiz, kültürel ve sosyal öğretiler bizi belirli bir yönde düşünmeye iter. Alternatifleri düşünmekte güçlük çekeriz.
Terapist, danışanından düşündüğünün ya da hayal ettiğinin tam tersini tasavvur etmesini ister.
- Öfkeliyken → “Aynı durumu tamamen sakin biri olarak hayal et.”
- Kendini başarısız hissederken → “Bu sefer kendini başarılı ve güçlü biri gibi düşün.”
- Yalnız hissettiğinde → “Kendini sevilen ve çevresi kalabalık biri olarak tasavvur et.”
- Yetersiz hissettiğinde → “Kendini yeterli, donanımlı biri olarak hayal et.”
- Kurban rolünde olduğunda → “Aynı durumda güçlü ve kontrolü elinde tutan kişi olduğunu düşün.”
Duygunun Bedendeki Yeriyle Çalışmak
Danışan bir duygudan bahsettiğinde bunu vücudunun neresinde hissettiği sorulabilir.
Psikoterapist: Bu anlattığınız seni kaygılandırıyor gibi.
Danışan: Evet, çok kaygılı hissediyorum.
Psikoterapist: Bu kaygıyı bedeninde nerede hissediyorsun?
Danışan: Göğsümde bir baskı var, sanki nefes almakta zorlanıyorum.
***
Psikoterapist: Şu an üzgün görünüyorsun.
Danışan: Evet, çok üzgünüm.
Psikoterapist: Bu üzüntüyü bedeninde nerede hissediyorsun?
Danışan: Boğazımda bir düğüm var, konuşmakta zorlanıyorum.
İkircikli duygular
Aynı kişi hakkında zıt kutuplarda duygular hissedilebilir.
Gestalt terapide, danışandan bu kişiyle ilgili hem olumlu hem de olumsuz duygularını ifade etmesi istenir.
Gestalt terapi sürecinde, temel tekniklerin yanı sıra sanat terapileri, psikodrama, dans ve diğer beden odaklı çalışmalar da sıkça kullanılır.
İkircikli Duygulara Örnekler
⇨ Deniz’in babası, geçmişte okul takımında başarılı bir futbolculuk yapmıştır ve oğlunun da aynı şekilde futbol oynamasını istemektedir. Ancak Deniz gitar dersine gitmek istemektedir. Bu durumda Deniz’in hissedebileceği muhtemel duygular arasında baskı, öfke, pişmanlık, yetersizlik ve şaşkınlık sayılabilir.
⇨ Berkay ve arkadaşı, komşularının kulübesinden bazı eşyalar çalmıştır. Komşu, bu durumu fark edip Berkay’ın annesine anlatmıştır. Ancak anne, oğlunun asla hırsızlık yapmayacağını savunmuştur. Berkay, annesinin kendisine güvenmesi ve onu savunması nedeniyle bir yandan rahatlama ve mutluluk hissedebilirken, diğer yandan pişmanlık ve suçluluk da yaşayabilir.
⇨ Ilgaz’ın babası evden ayrılmış ve artık yeni eşiyle birlikte yaşamaktadır. Ilgaz, hafta sonları babasını ziyaret etmektedir. Eve geldiğinde babası onu kucaklar. Ilgaz, babasından gördüğü ilgi karşısında bir yandan mutluluk ve şaşkınlık hissedebilirken, diğer yandan annesine karşı bir sadakat ihlali yapıyormuş gibi hissederek suçluluk ve üzüntü yaşayabilir.
Ev ödevleri
Farklı terapi yöntemlerinde, danışandan seanslar arasında günlük yaşamda uygulamak üzere ev ödevleri yapması beklenir. Oysa Gestalt terapi teknikleri, denemeleri doğrudan seans sırasında gerçekleştirir.
Özellikle grup terapisi sürecinde birey, farklı ilişki biçimlerini burada ve şimdi deneyimleyebilir.
Psikoterapist: Gün içinde bedeninizde hissettiğiniz duyguları ve fiziksel tepkileri gözlemleyin. O anki düşüncelerinizi ve bu hislerle nasıl başa çıktığınızı kısa notlar halinde yazın. Böylece terapi sürecinde farkındalığınız artar ve deneyimler günlük yaşama taşınır.
Örnek: Bitmemiş iş diyaloğu ev ödevi olarak.
Danışan, geçmişte konuşamadığı biriyle hayali bir diyalog kurar. Boş bir sandalyeye oturup o kişiye söylemek istediklerini ifade eder. Sonra onun yerine geçip olası cevabını seslendirir. Amaç, duygusal olarak tamamlanmamış süreci fark etmek ve içsel olarak tamamlamaktır.
Günümüzde birçok uzman gestalt terapi tekniklerini kullandığını söylüyor. Özellikle de “biraz ondan, biraz bundan” diyerek farklı terapi ekollerini harmanladığını ifade edenler… Ancak yalnızca eline bir sandalye alıp bazı gestalt tekniklerini uygulamak, gerçekten gestalt terapisi yapmak anlamına gelmez.
Burada asıl önemli olan, kullanılan teknikler değil, bu teknikleri hangi kuramsal temele dayanarak kullandığınızdır. Örneğin, psikodinamik ya da bilişsel davranışçı bir yaklaşımla “boş sandalye” tekniğini kullanan bir terapist, gestalt terapisi uygulamış sayılmaz. Sadece bu tekniği bir araç olarak kullanmış olur.
İlişki, terapinin kendisidir. Terapiye hazırlık değil.
– Brian Thorne
Örnek
Diyelim ki danışan sandalyeye bağdaş kurarak oturdu. Psikoterapist buna psikanalitik şekilde yaklaşıp “ayakları yere basmıyor, gerçeklerden uzak” gibi bir yorum yaptığında analiz etmiştir.
Gestalt terapistler ise bu şekilde çalışmazlar. Danışandan böyle oturmanın kendileri için ne ifade ettiğini sorabilirler. Farklı oturma şekillerinde nasıl hissettiğini sorabilirler. Duruma göre ayaklarını yere koyarak deneme yapmasını isteyebilirler. Ya da daha bile abartılı şekilde ayaklarını kaldırmasını isteyebilirler. Gestalt terapide çalışan danışandır. Terapist değil.
Gestalt terapi teknikleri meseleleri şimdi ve buraya taşıyarak deneysel olarak çalışmaya imkan verir.