Terapi hikayeleri: Minik Lina evde korku içinde

📖 Terapi Hikayeleri: Minik Lina Evde Korku İçinde

Bu terapi hikayesi, ev içi çatışmalardan dolayı korku yaşayan çocuklara yardımcı olmayı, yetişkinlere ise sorumluluklarını hatırlatmayı amaçlamaktadır. Ruh sağlığı uzmanlarının çalışmalarında kullanılmak üzere hazırlanmıştır.


Minik Lina, kendisinden çok daha büyük olan annesi ve babasıyla birlikte yaşıyordu. Evde herkes mutlu olduğunda, Lina da mutlu oluyordu. Böyle günlerde kimse tartışmıyor, birlikte güzel zaman geçiriyorlardı. Lina oyuncaklarıyla oynuyor, neşe içinde gülümsüyordu.

Lina’nın anaokul öğretmeni Sevgi, onun için çok özel biriydi. Öğretmeni de onu gerçekten çok seviyordu. Sevgi Öğretmen, Lina’nın saçlarını okşadığında Lina kendini güvende hissediyordu.

O gün anaokulunda harika geçmişti. Lina arkadaşlarıyla parka gitmiş, kumdan kaleler yapmıştı. Güneş sıcacık, kahkahalar yüksekti.

Ama bu mutluluk, eve döndüğünde gölgelenmişti.

Yolda, annesi ona birden bire bağırdı. Lina, ne olduğunu anlayamadı. Kalbi hızlı hızlı atmaya başladı. Eve vardıklarında ise anne ve baba arasında yüksek sesli tartışmalar başladı. Lina için bu sesler çok büyüktü, sanki evin duvarları titriyordu.

Bu tür kavgalar evde sık sık oluyordu. Lina, tartışmaların başladığını hemen anlıyordu artık. Tehlikenin yaklaştığını hissedebiliyordu. Hemen odasına kaçtı ve yatağının altına saklandı.

O gece annesi yeniden evi terk etti. Lina, güçlü babasıyla yalnız kalmıştı. Ama babası da çok üzgündü. Lina ona sarılmak, üzgün olup olmadığını sormak istedi. Ama babası sarılmak istemiyordu. Sadece susuyordu.

Lina, üzgün olduğunu kimseye söyleyemedi. Çünkü kimse ona bunu sormuyordu. Ve o gece, Lina’yı kimse yatağına götürmedi. Yorganını kendi başına çekip uyumaya çalıştı.

Ertesi sabah okulda Sevgi Öğretmen onun halini fark etti. “Neyin var Lina?” diye sordu. Lina sadece başını eğdi. Öğretmeni onu okulun güvenilir rehber öğretmeni Duygu Hanım’a götürdü.

Duygu Hanım, Lina’yı dikkatle dinledi. Lina, gözyaşlarıyla “Evde korkuyorum” dedi. Duygu Hanım başını sallayarak Lina’nın elini tuttu.

“Sen küçüksün Lina, çok iyi bir çocuksun. Kimsenin seni korkutmaya hakkı yok. Kimsenin sana bağırmaya ya da zarar vermeye hakkı yok. Evde büyüklerin sana iyi bakması gerekiyor.”

Lina’nın içi biraz olsun rahatladı. Artık biri onun duygularını biliyordu. Güvenilir bir yetişkin onu anlamıştı.

Duygu Hanım, Lina’ya yardım edecekti. Lina da tıpkı diğer çocuklar gibi kavgasız, huzurlu bir evde yaşamayı hak ediyordu.

Lina gibi birçok çocuk var. Evdeki çatışmalar onları korkutuyor. Ama tıpkı Lina gibi, onlar da okullarındaki ya da çevrelerindeki güvenilir yetişkinlere başvurabilirler. Çünkü çocukların huzur içinde büyümesi, büyüklerin sorumluluğudur.


İlginizi çekebilir:
📘 Terapi Hikayeleri – Sen Bizim Çocuğumuzsun (Evlat edinme konulu)

About yonetim

Bunları da İnceleyebilirsiniz

Kitap incelemesi: Erol Göka “Hayatın anlamı var mı”

Hayatın Anlamı Üzerine: Notlar ve Düşünceler Hayatın anlamı hakkında yazılmış, çizilmiş sayısız kaynak var. Prof. …