Terapi hikayeleri: Minik Lina evde korku içinde

Bu terapi hikayesi ile evdeki çatışmalardan dolayı korku içinde yaşayan çocuklara yardımcı olmayı ve yetişkinlere sorumluluklarını hatırlatmayı umut ediyorum.

Terapi hikayeleri: Bu hikaye ruh sağlığı uzmanlarının çalışmalarında kullanması amacıyla yazılmıştır.


Minik Lina evde korku içinde

Minik Lina kendisinden çok daha büyük olan anne ve babası ile birlikte yaşıyor. Evdeki herkes mutlu olduğunda Lina da neşeli oluyor. Böyle günlerde evde kimse kavga etmiyor, güzel vakit geçiriyorlar. Lina da oyuncakları ile neşe içinde vakit geçiriyor.

Lina aynı zamanda anaokulunda öğretmeni olan Sevgi’yi de çok seviyor. Anaokulu öğretmeni de onu gerçekten çok seviyor. Öğretmeni Sevgi onu saçlarından okşadığında kendisini çok iyi hissediyor.

Bugün anaokulunda çok eğlenceli bir gün geçti. Lina arkadaşlarıyla parka giderek kumdan şekiller yaptı. Ama eve gittiğinde bu mutluluk uzun sürmeyecekti. Annesi Lina’ya yolda bağırdı. Lina annesinin kendisine neden bağırdığına anlam veremiyordu.

Eve gittiklerinde annesi ve babası arasında bağrışmalar oldu. Lina’nın evinde hep böyle tartışmalar oluyor. Lina için oldukça büyük kavgalar. Lina işlerin tehlikeli olmaya başladığı biliyordu. Yeniden başlamışlardı. Lina odasına giderek hemen saklandı.

Annesi o gece evi yeniden terk etti. Lina yeniden annesinden ayrı kalacaktı. Tek başına kalmıştı güçlü babasıyla.

Güçlü babası çok üzgündü. Lina onu teselli etmek istedi. Ama Lina’nın babasını teselli etme hakkı bulunmuyordu. Çünkü babası teselli edilmek istemiyordu.

Kimse Lina’yı teselli etmiyordu. Şimdi ne yapabilirdi? Lina’nın kendi kendini teselli etmesi gerekiyordu.

Evlerinin yanında komşuları yaşıyordu. Lina bazen oraya gidiyor, komşularının çocuklarıyla oynuyordu. Komşu teyze ona üzgün olup olmadığını sordu. Lina oldukça üzgündü, ama üzgün olmadığını söyleyerek cevap verdi. Akşam olduğunda Lina tekrar eve dönmek zorundaydı.

O gece kimse Lina’yı yatağına götürmedi. Kendi kendisine gidip uyumak zorundaydı.

Ertesi gün okula gittiğinde anaokulu öğretmeni ona neler olduğunu sordu. Üzgün olduğunu görünce onu güvenilir Duygu hanıma götürdü. Lina Duygu hanıma başından geçenleri anlattı. Ona evde korktuğunu söyledi. Duygu hanım her şeyi bilebilirdi.

Duygu hanım onu dinledi. Lina’ya “sen küçüksün. Çok iyi bir çocuksun. Kimsenin seni korkutma ya da dayak atmaya hakkı yok” dedi. Evdeki büyüklerin sana göz kulak olması gerekiyor.

Şimdi güvenilir Duygu hanım Lina’nın tüm sorunlarını biliyor. Ona yardımcı olabilecek. Lina’nın evde kavgasız, mutlu günler geçirmeyi hak ettiğini çok iyi biliyor.

Lina gibi birçok çocuk var. Onlar da evde korku duyuyorlar. Okulda başlarına gelenleri anlattıklarında onlara yardımcı olabilecek olan büyükler var. Çünkü büyüklerin, miniklere yardımcı olmaları gerekiyor.


İlginizi çekebilir: Psikoterapi hikayeleri – Sen bizim çocuğumuzsun (Evlat edinme konulu)

About adminsinn

Bunları da İnceleyebilirsiniz

Kitap incelemesi: Erol Göka “Hayatın anlamı var mı”

Hayatın anlamı konusunda yazılmış çizilmiş çok fazla kaynak var. Prof. Dr. Erol Göka mevzuyu varoluşçu felsefenin …